Radyoterapi, Harici ve Dahili olmak üzere iki yolla verilir. Tedavinin önemli bir kısmını oluşturan Harici Radyoterapide hastanın dışarıya radyasyon yayması kesinlikle söz konusu değildir. Çünkü hastaya günlük seanslar halinde uygulanan radyasyon hastanın vücudunda kalmaz. Tedavinin etkisi, bu seanslar esnasında radyasyonun tedavi alanındaki hücrelerle etkileşimi yoluyla olur ve seans bittiğinde radyasyon vücutta kalıp depolanmaz. Bazı Nükleer Tıp uygulamalarında geçerli olan bu durum, bazen yanlış bir inanışla Radyoterapi için de geçerli diye düşünülür ama bu inanışın gerçeklikle ilgisi yoktur. Hatta planlanan tedavi alanı dışında, hastanın bizzat kendisinin diğer bölgeleri de radyasyondan etkilenmez. Hasta radyoterapi odasından çıktığında, diğer insanlardan hiçbir farkı yoktur. Hastanın günlük yaşamında ailesi ile, arkadaşları ile, küçük çocuklarla ve hatta hamile birisiyle bile bir arada olması diğer insanlar için hiçbir radyasyon riski taşımaz. Ayrıca hastanın tabak, çatal, kaşık, havlu gibi günlük ev gereçlerini ayırmak da kesinlikle gereksizdir.

Radyoterapinin diğer bir uygulama şekli olan Dahili Radyoterapi ise Rahim ağzı ya da Rahim kanserlerinde olduğu gibi vücut boşluklarına yerleştirilen aplikatörler veya Meme Kanseri, Yumuşak doku tümörlerinde olduğu gibi doku içine yerleştirilen radyoaktif teller aracılığıyla yapılır. Bu uygulamalar sırasında hasta geçici olarak radyasyon yayabilir, ancak bu uygulamalar zaten ilgili Radyoterapi kliniklerinde, donanımlı Radyoterapi ekipleri tarafından, özel korunaklı odalarda gerçekleştirilir ve işlem tamamlandığında hastanın radyasyon yayması yine söz konusu değildir.